Ghee Yağı Hakkında Bilinmeyenler

Ghee yağı asya mutfağından gelen mucizevi bir besin kaynağı olarak biliniyor. Ghee yağı bir diğer ismi ile sadeyağ olarak bilinir. Ancak ghee yağı yüksek oranda doymuş yağ içermektedir, bu nedenle bilimsel verilere dayanarak ghee yağı'nın mucizevi bir besin olduğu söylenemez.

Ghee yağı asya mutfağında uzun yıllardan beri kullanılan bir çeşit sadeyağ olarak bilinir. Aslında ghee yağı tereyağının sıcak hava koşullarında bozulmasını önlemek için ortaya çıkmış. Tereyağının saflaştırılıp sadeleştirilmesi ile elde ediliyor.

Ghee yağı tereyağından daha çok üstün olduğunu belki duymuşsunuzdur. Metabolizmayı hızlandırdığını, bağırsak sağlığını ve kalp sağlığını koruduğu ve bazı diğer yararları sayesinde bildiğimiz yağların yerine kullanılabilecek çok iyi bir besin kaynağı olduğunu savunanlar var. Fakat ghee yağı yüksek doymuş yağ oranına sahip ve yapımı sırasında kolestrolün okside olacağına dair bilimsel kanıtları bulunmakta. Bu da kalp sağlığını yüksek oranda olumsuz etkileyeceğini düşündürüyor.

Üstelik tüm bu iddaları doğrulayacak insanlar üzerinde bilimsel bir çalışması mevcut olmadığı gibi bir ortak görüşde bulunmamaktadır. Kısaca bu verilere dayanarak ghee yağı'nın tereyağından daha üstün olduğunu kanıtlayan hiç bir şey yok.

Ghee Yağı Nasıl Elde Edilir?

Ghee yağı tereyağının köpüklendirilmesiyle hazırlanan berrak renkte bir yağdır. Tuzsuz tereyağı kısık ateşte yağı yakmadan köpüklendirilinceye kadar ısıtılır. Yapım aşamasında oluşan ve tereyağının üsütüne çıkan köpükler temizlenerek yapılır. Tereyağı artık köpük üretmez ve altın sarısı bir renk alır. Daha sonraa elde edilen yağ tülbent ile süzdürülür. Ghee yağı bir kaç hafta oda sıcaklığında tutulabilir ve soğutma işlemine gerek yoktur. Buzdolabında tutulduğunda ise yumuşak katı bir kıvam alır. Tadı aynı tereyağı ve görünüşü ise sıvı yağa benzemektedir.

Ghee Yağı Kalp Hastalıkları İçin Riskli

Ghee yağı'nın kalp sağlığını koruduğunu yönünde sadece iddialar bulunmaktadır. Ghee yağı'nın içerdiği kolestrol ve safra asitleri sindirim sisteminden atılımını artıran kısa zincirli yağ asitleri ile açıklıyorlar. Fakat ghee yağı aynı hindistan cevizi yağı gibi kalp hastalıklarına yakalanma oranını başlıca arttırabilen doymuş yağı çok miktarda içermektedir.

Kısa zincirli yağ asitleri kefir, peynir, yoğurt ve sütde de bulunmakta. Ayrıca 1 subardağı süt 4 gr. doymuş yağ oranına sahipken 1 yemek kaşığı ghee yağı 12 gr. doymuş yağ oranına sahip.

Ghee yağı aslında ortaya atılan iddiaların aksine sağlıklı bir besin olmadığı anlaşılıyor. Sağlığa yarar oluşturmaktan çok sağlığa zararlı bir yağdır. Ortaya atılan iddalarda ghee yağı'nda bulunan sağlığa yararlı olduğu söylenilen besin öğelerinin süt ve süt grubundaki besinlerden de sağlayabiliyoruz. Bu nedenle ghee yağı'nın sağlığa yararlı bir yağ olduğu yönünde bilimsel bir çalışma ile kanıtlanmadığı sürece aşırı tüketmemenizi tavsiye ederim. Çünkü ghee yağı'nın kötü kolestrolü, trigliserit düzeylerini artırdığı ve genetik faktörlere bağlı olarak kalp hastalığına meyilli olan kişilerde daha da çok arttırdığı yönünde çalışmalar yapılmış.

Beslenme uzmanları her gün süt, yoğurt ve peynir gibi besinleri mutlaka bir yada iki porsiyon tüketmemizi önermektedir.

Ghee yağı'nda bulunan yüksek A vitamini birçok sebze ve meyvede yüksek oranda zaten bulunmaktadır. Mevsiminde sebze ve meyve tüketmemiz, haftada en az iki defa baklagiller ve balık tüketmemiz her gün bir iki porsiyon süt ve süt grubundaki besinlerden tüketmemiz A vitamini yönünden günlük ihtiyacımızı karşılamaya yeterlidir.

Ghee yağı'nın sağladığı yararlar hakkında ortaya atılan iddialar ile ilgili yetersiz bilimsel veriler mevcuttur. Bunun yerine mutfağınızda zeytinyağını kullanmaya devam edip mevsiminde meyve ve sebze tüketmeye özen göstermeniz öneriliyor.

Bir Yorum Bırakın!

Daha yeni Daha eski